Termera

Termera
Asarlık/Bodrum/Muğla
36 58' K 27 18' D

Bir Leleg kenti olan Termera; ilk olarak MÖ geç 6. yy ya da erken 5. yy'a ait gümüş bir drahmi ile adını duyurur. Sikkenin ön yüzünde Tymnes; arka yüzünde ise Termerikon isimleri yazılıdır. Tymnes'in; Herodotos'un bahsettiği Termeralı tiranla aynı kişi olduğu düşünülmüştür [Herodotos 5; 37; 7; 98]. MÖ 454-447 yılları arasında Termera; Attika-Delos Deniz Birliği'ne 2.5 talent vergi ödemiştir. MÖ 443-439 yılları arasında ise ödediği vergi yarım talente düşmüştür. MÖ 445'te vergi listesinde ilk kez Tymnes ve Termeres isimleri geçer. Araştırmacılara göre; Termera Birliği MÖ 447'ye kadar devam etmiş; bu tarihte halen Tymnes (Histiaios'un oğlu; Tymnes'in torunu) tarafından yönetilirken dağılmıştır. Tymnes bir şekilde Termera'dan kovulduktan sonra birliğin geri kalan yerleşimlerinde hüküm sürmeye devam etmiş ve Attika-Delos Deniz Birliği'ne yarım talent vergi vermiştir. Termera da MÖ 447'den itibaren yarım talent vergi öder. Benzer bir uygulama aynı tarihlerde Pedasa ve Madnasa'da da görülmektedir. MÖ 445'ten itibaren Tymnes'in; Karia Telmessos'undan bölgeyi idare ettiği ileri sürülmüştür. Bunun nedeni Termera'nın; kuzeydeki sınırını Myndos topraklarının oluşturması; vergi listelerinde; kuzeydoğudaki verimli topraklar (Müsgebi) ile ilgili herhangi bir bilgi olmaması ve burada Karia Telmessos'unun konumlanması olarak değerlendirilmiştir. Böylelikle Termera Birliği'nin; Termera ve Telmessos kentlerinden oluşmuş olabileceği ortaya çıkmaktadır. Bu toprakların batı sahilinden; doğuda Bitez'deki Pedasa topraklarına kadar uzandığı ileri sürülmüştür [Bean-Cook 1955:148]. Plinius'un [Plinius 5; 29; 107]; Halikarnassos'a dahil edilen altı Leleg kenti arasında Termera'yı saymaması bir hata olarak yorumlanmaktadır. Çünkü yapılan araştırmalarda; çanak çömlek parçalarına dayanarak MÖ 4. yy'da iskanın durduğu ve muhtemelen bir gözetleme yeri olarak kullanıldığı düşünülür. Suidas'a göre tiranlar burayı bir hapishane olarak kullanmıştır. Maussollos döneminden sonra Termera; Myndos topraklarına dahil edilmiştir.

19. yy'ın sonunda Newton; Paton ve Myres kentte çeşitli incelemelerde bulunmuş; 1950'lerde Bean ve Cook; 1960'lı yıllarda ise Radt yüzey araştırması yapmıştır. 2009 yılında A. Diler ve ekibi tarafından yapılan yüzey araştırmasında yeniden ziyaret edilmiştir [Diler et al. 2011.195]. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanmış tescilli arkeolojik sit alanları listesinde yer almaktadır.

Kaya mezarlarının cephesi ve kent giriş kapısının üçgen alınlık şeklinde tamamlanmış olması ilginç bir özellliktir. Surlar, kent kapıları ve anıtsal yapıların üçgen alınlık ile taçlandırılması yarımadada Theangela, yarımada dışında Thera ve Hydas gibi erken yerleşmelerde bir gelenek olarak karşımıza çıkar. Yapıya anıtsallık kazandıran bu uygulamanın dinsel bir simge ile de ilişkilendirilmesi gerekebilir. Bu türden kapı geleneği yarımada kaya oygusu mezarlarda Hellenistik ve Roma dönemleri boyunca kullanılmıştır. Özellikle Karya'nın eski yerleşmeleri olan Termera, Hydas, Theangela ve Thera'da 2. Bin Anadolu ve aynı kapı geleneğinin yaygın şekilde kullanıldığı Miken kültürü ile geleneksel bağlarının anlaşılmasında yönlendiricidir [Diler et al. 2011.195]. Surların Mausollos dönemi öncesine Miken dönemine dek uzandığı anlaşılmıştır. Akropolün güneydoğu alt yamacında kaçak kazı çukuru etrafında gözlemlenen çanak çömlek parçaları arasında MÖ 4. yy'dan Geometrik dönem öncesine tarihlenebilecek malzemenin varlığı bu savı desteklemektedir.

(Kaynak : tayproject.org)

TOP